Testament’ı ele aldığımızda klasik bir Amerikan 80′ler filmi gibi başlıyor. Sağlıklı bireyler, güzel bir ev, kendi içinde ufak tefek problemler yaşasa da mutlu gözüken ve birarada durmaya çalışan sevimli bir aile… Bu sahneler öfleyip pöflemelere yol açmaya başladığı anda filmin seyri bir anda değişiyor. Lafın gelişi bir anda değil cidden bir iki saniye içinde filmin gidişatı bambaşka oluyor. Bir anda mahvolmuş hayatlar bitmiş, yaralı, çaresiz insanlar görmeyi beklerken sadece tedirgin ve anlam verememiş insanlar görüyoruz.
Filmin en güzel yanı bir felaketi değil, bir felaket esnasındaki insan psikolojisini işliyor olması. Film insanı derinden etkiliyor çünkü konu ve durum olabildiğince doğal, ve gerçek işlenmiş, insana “ben de böyle hissederdim” dedirtecek cinsten. Özellikle anne (Jane Alexander) ve çocukların ölüme karşı duruşları yaşlarına göre ve aile içindeki konumlarına göre süper uymuş.
Oyunculara değinmeden geçemeyeceğim… Filmin büyük bir kısmını aslında çocuk oyuncular götürüyor. Yaşlarına rağmen muhteşem bir performans sergilemişler. Sanki filmi yaşıyormuş gibi oynuyorlar ve izleyiciyi de filmin içinde yaşatıyorlar. Filmden sonra çocukların yaşadığı travmayı ve ruhsal çöküntüyü hayal bile edemiyorum. Filmin yan rollerinden birinde yeni anne baba olmuş genç bir çiftimiz var. Baba gözlere bir yerden tanıdık geliyor. Daha yakından bakıldığında bu gencimizin Kevin Costner olduğu anlaşılıyor. Oyunculukta ilk senesi ve oynadığı 7. film. İnsanın içi burkuluyor. Bir zamanlar ne kadar yetenekli, genç ve yakışıklıymış kendileri. Yeni baba olmuş çaresiz, toy ve endişeli bir adamı ne kadar da iyi anlatmış bizlere. Helal olsun demekten alamıyorum kendimi…
Filmi baştan sona anlatmak tek tek her sahneden ve ayrıntıdan bahsetmek isterdim sizlere. Fakat izlemenizi kesinlikle tavsiye edeceğimden susuyorum şu noktada. Kişisel takıntılarımdan yola çıkarak tek bir öneri: 80′ler filmi diyerek lütfen bu filmi izlememezlik yapmayın. 80′ler filmlerini genelde sevmem ve sıkıcı bulurum fakat kesinlikle bu fim bir istisna…
***Spoiler: Film boyunca felaketin nükleer bir felaket olması dışında konuya ait hiç bir bilgi vermemesi süper. Hala düşünüyorum bu bir savaş mıydı, santral patlaması mıydı, başka bir kaza mıydı diye…